Sebahattin Bulut'un kabri başında Kuran-ı Kerim okuyup dua edildikten sonra ŞEHİRDER yönetim kurulu üyesi Oğuzhan Bingöl, yaptığı açıklamada Sebahattin Bulut'un Erzurum şehir kimliğinin yaşatılması için yaptığı fedakârane çalışmaların anlatılamayacak kadar çok olduğunu, her Erzurumlunun Sebahattin Bulut'u çok iyi bilmesi ve onun eserlerini okuması gerektiğini ifade etti.
Oğuzhan Bingöl'ün yaptığı açıklama şöyle:
Erzurumlu her yazarın, her şairin mısralarında ilk kelime " ERZURUM" olmuştur. Ama bir isim vardı ki o Cumhuriyet'in ilk yıllarında şehrin yeniden doğduğu 1926'da doğmuş, şehir yükseldikçe kendisi de halkın gönlünde yükselmiş ve bir bulut olmuştu. İşte o kişi " Sebahattin BULUT"dur.
Sebahattin Bulut, bugün Erzurum tarihini, kültürünü tüm azmiyle gelecek kuşaklara aktarabilmek gayesiyle yorulmadan, geri durmadan, her zaman bir " Aşk ve heyecan" ile çalışmıştır. Bu çalışmalarını, kurucusu olduğu ve bugün hâlâ varlığını korumakta olan " Erzurum Halk Oyunları Türküleri Derneği" çatısı altında yapmıştır. 80 yıllık hayatı biz Erzurumlular için bir hazine niteliğindedir. Keşke Sebahattin Bulut'u anlayabilsek ve gelecek kuşaklara anlatabilsek?
Şehrimizin kültürünü yaşatan, folkloründen, halk müziğine, tiyatro oyunlarından, birbirinden değerli dergi, mecmua ve kitaplara kadar her sahada eser ve hizmetleriyle katkı sağlayan, bu gönül insanımıza hep beraber sahip çıkalım. Bu duygu düşüncelerimizden hareketle Erzurum'da yapılacak yeni bir kültür merkezine Sebahattin BULUT'un isminin verilmesini ŞEHİRDER olarak yetkililere duyuruyoruz. Değerlerimizi zihinlerde bir nebze de olsa bu şekilde yaşatabileceğimizi ümit ediyoruz. Değerlerimize sahip çıkalım.
Sebahattin Bulut Erzurum için şu sözleri söylemişti:
"Efendim ben Erzurum isimli geline âşık olmuşum. Adeta kara sevdalıyım. Onun için yazdığım her oyun, her senaryo, her kitap; bu nazlı geline bir takı oluyor. O takı taktıkça ben de gurur duyuyorum."
Bu gönül adamımızı vefatının 8. yıldönümünde minnet ve şükranla anıyor, Allah(C.C)'tan rahmet diliyoruz.
Sebahattin BULUT kimdir?
Sebahattin Bulut, 1926 yılında Erzurum'da doğdu. 31 yıllık devlet memurluğunun ardından, 1982 yılında emekli oldu. 1951 yılından sonra çeşitli spor kulüplerinde sanatsal faaliyetlerde bulundu. Palandökenspor Kulübü Tiyatro Kolu'nda kendi yazdığı: "Yanlış hesap Bağdat'tan döner", "Meşhedi Kamber", Ali'nin Berber Dükkânı", "Kiralık odalar", "Çingene kızı" isimli müzikalleri sahneye koydu ve bazılarında rol aldı. 1957 yılında Halk Oyunları ve Türküleri Derneği Yönetim Kurulu'na seçildi. 1974 yılından beri de aynı dernekte başkanlık görevini yürüten Bulut, derneğin yayınladığı 6 sayfalık Yakutiye Mecmuası'nın genel yönetmenliğini de yaptı. Bu dergide ilk folklor araştırmalarını yayınladı. Dernek bünyesinde oluşturduğu tiyatro kolunda kendi yazdığı "Şenlik", "Tarihten sayfalar", "Konuşan ölüler", "Mohaçta'dan Aziziye'ye", "Beklenen madalya", "Gören gözler" isimli oyunların yanında, "Reyisi Sana Veriyorum", "Hurrem Sultan", "4. Murat " ve "Köroğlu" oyunlarını sahneledi. "Aziziye'de düğün var", "Milli Mücadele Başlıyor" ve "Beyaz Kartallar" isimli radyofonik oyunları devlet tiyatrosu sanatçılarınca seslendirilen Bulut'un bu oyunları TRT Erzurum Radyosu'nda yayınlandı. 50. yıl kutlama ve 1973 Erzurum yıllığını hazırlama komitesinde görev alan Bulut ayrıca, Aziziye Anıtı Yaptırma Derneği'nde de görev aldı. Bulut, 'Anıtlaşan Aziziye' isimli bir de kitap yazdı. 1984 yılında "Kuşaktan Kuşağa Erzurum Folkloru" isimli kitabı yazan Bulut, Milli Eğitim Bakanlığı'nca dernekler arasında düzenlenen araştırma yarışmasında bu kitapla birincilik ödülünü aldı. Metinlerini yazdığı "Oduncu" isimli orta oyunu, "Şekerbaşı", "Kına gecesi" isimli senaryoları İzmir Televizyonu'nca çekilerek yayınlanan Bulut, ayrıca "İz Bırakanlar", "Kuşaktan Kuşağı Erzurum Folkloru", "Damla Damla Erzurum", "Erzurum Çarşı pazar", "Erzurum Türküleri" kitaplarını yazdı.
Sebahattin 02.03.2006 tarihinde aramızdan ayrılmıştır.
