PolitikaHaber Girişi : 25 Temmuz 2013 02:16

Öztürk'ten başkanlara Emevi benzetmesi

Öztürk'ten başkanlara Emevi benzetmesi
Belediyelerin ramazan eğlencelerine bir tepki de MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk'ten geldi.
Orkun ÇİZMELİ'nin haberi...
Belediyelerin ramazan eğlencelerine bir tepki de MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk'ten geldi. Öztürk, ramazanı şarkılı, türkülü eğlenceye dönüştürdüğü için sert bir dille eleştirdiği belediye başkanlarına "Emevi" benzetmesinde bulunan Öztürk, "Bu arkadaşlarımızda herhalde Emevi kültürü hakim olsa gerek" dedi.

Ramazanın başlamasıyla birlikte belediyelerin iftar sonrasında yaptıkları "ramazan eğlenceleri" toplumun her kesiminden eleştiri almaya devam ediyor. Belediyelere sert tepki verenler arasına MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk de katıldı. Parti binasında basın toplantısı düzenleyen Öztürk, belediye başkanlarını adeta toptu. Ramazanın bir ibadet ayı olduğuna dikkat çeken Öztürk, belediye başkanları için "Emevi kültürüne sahip olsalar gerek" diye göndermede bulunarak, şunları söyledi:

Ramazan bir tefekkür, ibadet ayıdır. Ramazan insanın kendisini sigaya çekme ayıdır. Ramazan bir ay sonrasına, yeni bir ruhla başlayabilmek için arınma ayıdır. Mağfiretle başlayıp, rahmete gark olup, kurtuluşa erme ayıdır. Davul, zurna, çengi ayı değildir. Sadece eğlence ayı değildir. Bu arkadaşlarımızda herhalde Emevi kültürü hakim olsa gerek ki, insanları böyle eğlendirerek, uyutarak, gerçekleri görmelerini engellemeye çalışıyorlar. Kaldı ki bu tip eğlence şekli Erzurumlunun asaletine de uygun değildir. İnşallah akılları başlarına alırlar, her şeyi Erzurum'a yakışır bir şekilde tanzim ederler.

"BEBEK KATİLİNE BASIN TOPLANTISI İZNİNİ VEREBİLİRLER"

Terör örgütü PKK'nın elebaşısı Abdullah Öcalan'ın "Basın toplantısı düzenlemek istiyorum" açıklamasını da değerlendiren Öztürk, AK Parti hükümetinin bugüne kadar hep karşı çıktığı işleri sonrasında yaptığını savundu. "Bu iktidar döneminde her şey olabilir" diyerek, Abdullah Öcalan'ın basın toplantısı yapmasına izin verilebileceğini iddia eden Öztürk, "Bugün yaşadıklarımızı 10 yıl önce söylediğimiz de üstümüze gülüyorlardı. Bize ?paranoyak olmuşsunuz' diyorlardı. Ama 10 yıl önce hayal olarak gördüklerimiz bugün hep gerçekleşti. Üstümüze gülenler de bize hak verir oldu. İnşallah bugünkü hayaller de birkaç yıl, birkaç hafta sonra gerçekleşmez. Bu iktidarın yönetim anlayışı devam ettiği sürece her şey olabilir. Remzi Kartal, yurt dışından bağırıyor, diyor ki; "Bebek katili, gerçi o ismini söylüyor ama gerçek sıfatını söylüyorum, "bebek katili ile vardığınız mutabakatı yerine getirin!" Arkasından da ekliyor, "Recep Tayyip Erdoğan ya bu mutabakata uyacak, ya yok olup gidecek!" Ağızlarını açıp da tek kelime bile etmediler. Basında okudunuz bu açıklamaları. Bir Allah'ın kulu kalkıp da "ite bak, yattığı yere bak" diyemedi. PKK ve destekçileri, sadece PKK olarak bakmayın. Bizim dost diye sıfatlandırdığımız diğer ülkeler de bunların arkasında. Bunlar hükümetin zafiyetini gördüler. Vurdukça kazandılar, kazandıkça vurmaya devam ediyorlar. Ve siz gidip de bunun dizinin dibine çöküp, bunun aklından istifade etmeye, aklını kendinize rehber edinmeye kalkışırsanız olacağı budur. 10 yıldır benim sayemde iktidarsın dedi, bir tek cümle söyleyebildiler mi?" dedi.

"ÜLKEDE KAN GÖVDEYİ GÖTÜRÜRDÜ"

 MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk, AK Parti iktidarının Suriye politikalarına yönelik eleştirilerinin "MHP savaş çığırtkanlığı yapıyor" olarak yorumlanmasına da sert bir dille tepki gösterdi. Öztürk, AK Parti ve herkes kafasına şunu koysun, MHP onların söyledikleri şekilde hareket etmiş olsaydı, bugün ülkede kan gövdeyi götürür olurdu. Bin yıldır bu topraklarda oluşturduğumuz hukuk, bir bin yıl daha devam etsin diye gayret içerisindeyiz. Kandan beslenenler, gerilimden beslenenler ortada. Çok basit olarak bir şey söyleyeyim. İki gün önce Sayın Başbakan bir parka girdi. Bu karakterdeki bir başbakan gezi olayları başladığında da o parka girer miydi? Girerdi ama girmedi. Çünkü hep gerilim politikalarından beslenen bir hareket. Şimdi aynaya bakıyor, kendi gördüğünü bizim üzerimize atıyor. Biz bu topraklarda kardeşliğin hâkim olmasını istiyoruz. Bunun için de güçlü bir devlet anlayışına ihtiyaç var. Dirayetli, ağzından çıkanı kulağı işiten bir iktidara ihtiyaç var. Bu iktidarı tesis ettiğiniz vakit, hiçbir eşkıya tiyniyetli eşkıya, polis gücü kuramaz, kendine göre yol kontrolleri yapamaz. Fazla bir şey istemiyoruz. Diyoruz ki, Sayın Başbakan, seni ihtiras içerisinde kıvrandıran Cumhurbaşkanlığı makamından, bu ülkenin mukadderatı daha önemlidir. Bu ihtirasın için bu ülkenin geleceğini tehlikeye atıyorsun. Lütfen, aklını, ihtirasların önüne al, bu coğrafyada hüküm sürmek için güçlü olmak zorundasın, dirayetli olmak zorundasın. Yükünü elletmemek zorundasın. Ama Sayın Başbakan, kafasına koyduğu Cumhurbaşkanlığı makamı için bütün bu soytarılıklara, kanunsuzluklara göz yumuyor. Aşiret devleti mi, gecekondu devleti mi kardeşim? Kanunlar var ise, senin polis gücün, askerin var ise bu eşkıya nasıl ülkenin herhangi bir yerinde polis gücü oluşturuyor da, yol kontrolü yapıyor?" diye konuştu.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.