Enstalasyonu tamamlayıp buz üzerine “Aile”, “Emekçi Kadın”, “Anne” ve “Şiddet” kelimelerini boya ile yazdığı bir de performans gerçekleştiren Kavukcu, üç yüzeyin aksine bir yüzeye “şiddet” kelimesini yazarak, toplumda kadının bütün kimlikleri ile şiddete maruz kaldığını ifade etti.
Piramidal konstrüksiyonun tepesinde gökyüzüne uzanan, neon aydınlatmalar ile yazılmış “kadın” yazısı ise bütün bu acı gerçeklere rağmen, ışıldayan kadınlarımızı ifade etmektedir. İlk performansını 19 şubatta ikinci performansını 23 şubatta gerçekleştiren Kavukcu, bu süre zarfında konstrüksiyon üzerinde oluşan buzların yoğunluğunu artırmak için bir süre daha su ile buluşturma işlemi yaptı. Buz yoğunluğu ilk güne nazaran kat be kat arttı.
Kavukcu, ilk yüzeye “anne”, ikinci yüzeye “şiddet”, üçüncü yüzeye “aile” kavramlarını yazdı. Yerdeki buzlara ise “kadına şiddet” yazıları yazarak performansına devam ediyordu. Bu sırada 14 metrelik kulenin en üst noktasından gelen çatırdayan buz sesleri ile irkilen sanatçı, kendini koruma amaçlı ileriye doğru dönerek hamle yaptığı anda, büyük ve küçük parçalardan oluşan onlarca buz parçasına maruz kaldı. Kavukcu, kendi gövdesi büyüklüğünde bir parça buzun çarpması sonucu 4-5 metre ileriye atıldı ve adeta sürüklendi. Saliseler ile kurtulan Prof. Dr. Kavukcu, kendi gövdesi kadar bir parçanın omuzuna, büyük bir parçanın ayağına ve onlarca küçük parçanın da başına ve vücuduna adeta çarptığı bir an yaşadı.
Olayın ardından hastanede gerçekleştirilen tetkikler sonucu Kavukcu'nun herhangi bir hayati riskin olmadığı durumu ortaya çıktı. Tekrar alana dönen sanatçı, riskli olmayan bir bölgede performansını sonlandırdı.