Adalet Akademisi tarafından Erzurum'da düzenlenen eğitim seminerine katılan HSYK Başkanvekili Metin Yandırmaz, yargıya güven endeksinin yüzde 20'ye düştüğünü söyledi. Yandırmaz, HSYK'da yeni bir dönemin başladığını ifade ederek, yargının saygınlığının korunması gerektiğini belirtti.
Palandöken Kayak Merkezindeki bir otelde düzenlenen eğitim seminerine HYSK Başkan Vekili ve 3'üncü Daire Başkanı Metin Yandırmaz, Adalet Akademisi Başkanı Yılmaz Akçil, Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Mehmet Metin Kahraman, Adalet Komisyonu Başkanı Hüseyin Öztürk, Hüseyin Turgut Eğitim Merkezi Başkanı Hakim Ünal Bingül, Baro Başkanı Talat Göğebakan, adli yargı üyeleri ve hakimler katıldı.
Türkiye'de yargıya güvenin düştüğünü söyleyen Yandırmaz, yargıda iş yükünün çok fazla olduğuna dikkat çekti. İş yükü altında özveriyle çalışmalarına rağmen yargının töhmet altında olduğuna dikkat çeken Yandırmaz, "2010 yılında yargıya güven endeksi yüzde 65, bugün maalesef üzülerek söylüyorum yüzde 20 civarında. Peki bu kadar özverili çalışmaya rağmen neden bu güven endeksi düşük. Önce çözüm bulabilmek için bunun nedenlerini tespit etmemiz lazım. Bunda elbette siyaset mekanizmasının etkisi var. Bunu inkar etmemek lazım. Başka, medya. Yargı maalesef her gün manşetlerde. Tabi şöyle bir şey var. Siz malzeme verirseniz medyanın aradığı da budur, manşetlerden inemezsiniz. Onun için medyanın da bu güven endeksinin eksikliğinin düşüklüğünde etkisinin olduğunu düşünüyorum. Ama asıl önemli olan sebep maalesef içimizdeki bazı meslektaşlarımız. Yargı teşkilatı bir bütün. Birimizin yaptığı hata maalesef tüm teşkilata mal oluyor. Onun için yargının bu tür hatalardan uzak durması lazım. Nasıl mı? Çok basit bir örnek versem yeterli olur herhalde. Telefon dinlemeleri. Değerli meslektaşlarım bu salonda yaklaşık 100 kişiyiz. Aramızda son yıllarda telefonunun dinlenmediğini düşünen birisi var mı, merak ediyorum, yok. Çünkü dinlenmeyen de yok. Bakın yasal olmayan illegal dinlemeleri demiyorum ona zaten yapacak bir şey yok. Ama yasal fakat hukuk dışı dinlemeler Türkiye'nin en önde gelen problemlerinden birisidir. Birçok yerde soruşturma yürütülüyor. Onun için bu konuda ayrıntı vermek istemiyorum. Fakat rakamları duysanız inanın şok olursunuz. Bazı meslektaşlarımızın maalesef kendi yetki alanını aşarak siyaseti dizayn görevine soyunması, bu da çok tehlikeli bir şey. Yargı, kesinlikle kendi sınırları içerisinde kalması lazım. 3 erk 'yasama, yürütme, yargı' demokrasinin işleyişi. Bu 3 erkin görevini kendi sınırları içerisinde ifa etmesine bağlı. Yargı eğer kendi görev alanı dışına çıkarsa, ortada bir sorun var demektir. Bu da güven endeksine yansıyan sebeplerden birisi. Peki ne yapmamız lazım? Bu güven endeksini nasıl artıracağız? Çok basit, yasalara uyacağız. Kendi görev alanı içinde kalacağız, görev alanımızın dışına çıkmayacağız. Vicdani kanaatimizi hukuka uygun şekilde kullanacağız" diye konuştu.
"YARGI MENSUPLARI DÜNYA GÖRÜŞÜNÜ MESLEĞİNE YANSITMAMALI"
Yargı mensuplarının dünya görüşlerini mesleğine yansıtmaması gerektiğini anlatan Yandırmaz, daha sonra şunları söyledi:
"Bir hakim bir savcı dünya görüşünü, mensubiyetini mesleğine kötü şekilde yansıtıyorsa ortada bir problem vardır. Yansıtmaması lazım. Aksi takdirde ne olur, bugün ki gibi kaos olur. Siyaset mekanizması yargıya müdahale etmedikçe, güven endeksi yükselecektir. Bu da bizim sizlerin siyasete müdahale etmememizle gerçekleşecek bir şey. Biz kendi alanımızda kalırsak, siyasette kendi alanında kalır. 3'üncü Daire Başkanlığına seçildim. Şu anda karara bağlanması beklenen 9 bin 167 şikayet evrakı var. Yargıda Birlik, ayrıştırma projesi değil. Geçtiğimiz son birkaç ay içerisinde müthiş bir ayrışma yaşandı. Dünya görüşü ne olursa olsun Yargıda Birliğin kapısı herkese açıktır. 12 Ekim seçimi Türk yargısında bir milat olmuştur. Kimseyi ayrıştırmayacağız, tüm hakim savcıların kurulu olacağız. Herhangi bir zümrenin, grubun, siyasi görüşün kurulu olmayacağız. Evrensel hukuk ilkelerine uygun davranacağız."
HYSK Başkan Vekili Metin Yandırmaz ve Adalet Akademisi Başkanı Yılmaz Akçil, daha sonra Bölge İdare Mahkemesi, Cumhuriyet Başsavcılığı ve Erzurum Baro Başkanlığını ziyaret etti.
Palandöken Kayak Merkezindeki bir otelde düzenlenen eğitim seminerine HYSK Başkan Vekili ve 3'üncü Daire Başkanı Metin Yandırmaz, Adalet Akademisi Başkanı Yılmaz Akçil, Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Mehmet Metin Kahraman, Adalet Komisyonu Başkanı Hüseyin Öztürk, Hüseyin Turgut Eğitim Merkezi Başkanı Hakim Ünal Bingül, Baro Başkanı Talat Göğebakan, adli yargı üyeleri ve hakimler katıldı.
Türkiye'de yargıya güvenin düştüğünü söyleyen Yandırmaz, yargıda iş yükünün çok fazla olduğuna dikkat çekti. İş yükü altında özveriyle çalışmalarına rağmen yargının töhmet altında olduğuna dikkat çeken Yandırmaz, "2010 yılında yargıya güven endeksi yüzde 65, bugün maalesef üzülerek söylüyorum yüzde 20 civarında. Peki bu kadar özverili çalışmaya rağmen neden bu güven endeksi düşük. Önce çözüm bulabilmek için bunun nedenlerini tespit etmemiz lazım. Bunda elbette siyaset mekanizmasının etkisi var. Bunu inkar etmemek lazım. Başka, medya. Yargı maalesef her gün manşetlerde. Tabi şöyle bir şey var. Siz malzeme verirseniz medyanın aradığı da budur, manşetlerden inemezsiniz. Onun için medyanın da bu güven endeksinin eksikliğinin düşüklüğünde etkisinin olduğunu düşünüyorum. Ama asıl önemli olan sebep maalesef içimizdeki bazı meslektaşlarımız. Yargı teşkilatı bir bütün. Birimizin yaptığı hata maalesef tüm teşkilata mal oluyor. Onun için yargının bu tür hatalardan uzak durması lazım. Nasıl mı? Çok basit bir örnek versem yeterli olur herhalde. Telefon dinlemeleri. Değerli meslektaşlarım bu salonda yaklaşık 100 kişiyiz. Aramızda son yıllarda telefonunun dinlenmediğini düşünen birisi var mı, merak ediyorum, yok. Çünkü dinlenmeyen de yok. Bakın yasal olmayan illegal dinlemeleri demiyorum ona zaten yapacak bir şey yok. Ama yasal fakat hukuk dışı dinlemeler Türkiye'nin en önde gelen problemlerinden birisidir. Birçok yerde soruşturma yürütülüyor. Onun için bu konuda ayrıntı vermek istemiyorum. Fakat rakamları duysanız inanın şok olursunuz. Bazı meslektaşlarımızın maalesef kendi yetki alanını aşarak siyaseti dizayn görevine soyunması, bu da çok tehlikeli bir şey. Yargı, kesinlikle kendi sınırları içerisinde kalması lazım. 3 erk 'yasama, yürütme, yargı' demokrasinin işleyişi. Bu 3 erkin görevini kendi sınırları içerisinde ifa etmesine bağlı. Yargı eğer kendi görev alanı dışına çıkarsa, ortada bir sorun var demektir. Bu da güven endeksine yansıyan sebeplerden birisi. Peki ne yapmamız lazım? Bu güven endeksini nasıl artıracağız? Çok basit, yasalara uyacağız. Kendi görev alanı içinde kalacağız, görev alanımızın dışına çıkmayacağız. Vicdani kanaatimizi hukuka uygun şekilde kullanacağız" diye konuştu.
"YARGI MENSUPLARI DÜNYA GÖRÜŞÜNÜ MESLEĞİNE YANSITMAMALI"
Yargı mensuplarının dünya görüşlerini mesleğine yansıtmaması gerektiğini anlatan Yandırmaz, daha sonra şunları söyledi:
"Bir hakim bir savcı dünya görüşünü, mensubiyetini mesleğine kötü şekilde yansıtıyorsa ortada bir problem vardır. Yansıtmaması lazım. Aksi takdirde ne olur, bugün ki gibi kaos olur. Siyaset mekanizması yargıya müdahale etmedikçe, güven endeksi yükselecektir. Bu da bizim sizlerin siyasete müdahale etmememizle gerçekleşecek bir şey. Biz kendi alanımızda kalırsak, siyasette kendi alanında kalır. 3'üncü Daire Başkanlığına seçildim. Şu anda karara bağlanması beklenen 9 bin 167 şikayet evrakı var. Yargıda Birlik, ayrıştırma projesi değil. Geçtiğimiz son birkaç ay içerisinde müthiş bir ayrışma yaşandı. Dünya görüşü ne olursa olsun Yargıda Birliğin kapısı herkese açıktır. 12 Ekim seçimi Türk yargısında bir milat olmuştur. Kimseyi ayrıştırmayacağız, tüm hakim savcıların kurulu olacağız. Herhangi bir zümrenin, grubun, siyasi görüşün kurulu olmayacağız. Evrensel hukuk ilkelerine uygun davranacağız."
HYSK Başkan Vekili Metin Yandırmaz ve Adalet Akademisi Başkanı Yılmaz Akçil, daha sonra Bölge İdare Mahkemesi, Cumhuriyet Başsavcılığı ve Erzurum Baro Başkanlığını ziyaret etti.
03.11.2014 21:30:47